Gözden kaçırmayın

Kadın bir eliyle beşiğini, bir eliyle dünyayı sallarKadın bir eliyle beşiğini, bir eliyle dünyayı sallar

AK Parti Genel Merkezi tarafından düzenlenen Teşkilat Akademisi Liderlik Okulu programı Ankara’da yapıldı.

Ak Parti Afyonkarahisar  İl Başkanı Turgay Şahin, toplantıda konuştu ve  en mutlu 2. Olan kentin İl Başkanı sıfatı ile ekonomide  pembe tablolar çizdi.

Şahin, “Türkiye ihracatının artması büyük bir başarı. Ayrıca, asgari ücreti vergi dışında bırakan AK Parti, 2025 yılı itibariyle 853 milyar TL’lik vergiden vazgeçmiş olacak. Kamu borcunun milli gelire oranı %24 seviyesinde. Bu da borçluluk oranımızın oldukça düşük olduğunu gösteriyor “Kişi başı gelir 3.608 dolardan 15.463 dolara çıktı. Satın alma gücü ise 9.279 dolardan 46.511 dolara yükseldi. Bu tablo, ekonomik büyümemizin en somut göstergelerindendir” dedi

 

Günde 5.5 milyar dolar faiz ödemesi

 

Bu açıklamaları okuyunca şaşırmamak elde değil.Kendimce dedim ki Hukukçu olan Şahin’in ekonomistliğe de soyunmuş.

Peki öyle mi ?

Rakamlara bakalım isterseniz…

Türkiye’nin brüt dış borç stoku 31 Aralık 2024 itibarıyla 515,5 milyar dolara yükseldi.

2023 yılı sonunda 499,9 milyar dolar olan dış borç böylece yüzde 3,1 oranında artış gösterdi.

Faiz ödemesi ise  dudakları uçuklatacak düzeyde :

1 trilyon 950 milyar lira olan 2025 yılı faizi, ayda ortalama 162 milyar 500 milyon; günde ortalama 5 milyar 416,7 milyon, saatte ortalama 225,7 milyon, dakikada ortalama 3 milyon 761,5 bin ve saniyede ortalama 62 bin 693 TL. ödemesine denk düşüyor iyi mi?

İhracat/  ithalat rakamlarına bakalım:

2025 yılı Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %2,5 artarak 65 milyar 323 milyon dolar, ithalat %4,5 artarak 87 milyar 811 milyon dolar olarak gerçekleşti.

65 milyar dolarlık satıyorsun yerine 88 milyar dolarlık alım yapıyorsun.

Yüzde 73 fark.

 

 Emekli maaşı bizde 224, Lüksemburg da ise 2 bin 734 Euro

 

Gelelim asgari ücretin vergi dışı bırakılması meselesine…

Önce ülkemizde emekli sayısını verelim, 16 milyon kişi.

Bunun yüzde 80’e yakını 14 bin 469 TL alıyor.

Yani 237 Euro alıyor bizim emeklimiz.

Bu ücret ile Avrupa ülkeleri arasında sondan ikinci sıradayız.

Bizim altımızda 224 Euro alan Bulgaristan var.

Ya diğer ülkeler ne durumda?

Lüksemburg, 2 bin 734 en yüksek asgari ücret ödeyen ülke.

Bir başka deyişle bizim emeklimizin maaşından 12 kat fazla.

Benzetmek gibi olmasın bir Lüksemburg emeklisi 11 emeklimize karşılık geliyor.

İkinci 2 bin Euro alan Hollanda ve sonrasında diğer Avrupa ülkeleri sıralanıyor.

İyi de emekli böyle de asgari ücretli nasıl?

Ülkemizde 15 milyon 400 bin asgari ücretli var.

Asgari ücretlinin 17 bin olan maaşı bu sene 22 bin lira oldu.

Yani 500 Euro civarı .

Diğer ülkelere baktığımızda Bulgaristan' bile 550 Euro

Lüksemburg'da 2 bin 637 Euro Bizim emeklimizin 5 katı olarak yine lider.

İrlanda, Hollanda ve Almanya'da asgari ücret 2 bin  Euro’nun üzerinde.

Fransa'da bu rakam 1.801 Euro,  İspanya'da ise 1.323 Euro

Haksızlık etmeyelim bizden daha düşük asgari ücret veren ülkelerde var.

Macaristan Karadağ Arnavutluk, Moldova ve Ukrayna gibi.

Enflasyona gelince…

Türkiye İstatistik Kurumu, Nisan ayı enflasyon oranı % 3 olarak açıklandı.

Bu verilere göre yılık enflasyonun yüzde 50’yi geçmesi bekleniyor.

 

Gelir dağılımı makası açılıyor

 

Ve ülkemizde en büyük meselesi gelir dağılımındaki adaletsizliktir.

TÜİK verilerine göre;

Türkiye’de en zengin yüzde 20’lik kesim, toplam gelirin yaklaşık yüzde 48,1’ini alırken,

En yoksul yüzde 20’lik kesim sadece yüzde 6,3’ünü alabilmektedir.

Servet dağılımı ise uçurumu daha net ortaya koymaktadır.

En zengin %1’lik kesim, Türkiye’deki toplam servetin %42,04’üne sahip.

En zengin %5’lik kesim, toplam servetin %59,2’sini kontrol ediyor.

En zengin %10’luk kesim ise toplam servetin %69,8’ine sahip

Kalan yüzde 90 kesim servetin yüzde 30’a sahip.

Basit dille anlatalım.

10 torunu olan bir babasınız.

Tüm torunlarınız ile birlikte 100 liralık bir kaynak sağlandı.

Bu paranın 70 lirasını en sevdiğiniz toruna veriyorsunuz.

Kalan 30 lirayı ise diğer  dokuz  toruna dağıtıyorsunuz.

 Bu, zengin ve yoksul arasındaki makasın oldukça açık olduğunu gösteriyor.

 

 Gelir dağılımındaki uçurum sebepleri

 

Neden böylesi bir adaletsizlik var.? Sorusuna cevap arayalım isterseniz…

Kapitalist sistemde, üretim araçlarına sahip olanlar (fabrikalar, şirketler, gayrimenkuller) üretimden daha büyük bir pay alır. (Yukarıda yazdık dağılımı)

İşçiler ise emeğinin tam karşılığını alamaz.

Türkiye’de dolaylı vergiler (KDV, ÖTV gibi) toplam vergi gelirlerinin büyük kısmını oluşturur.

Bu vergiler zengin-fakir ayrımı yapmadan herkesten aynı oranda alındığı için, düşük gelirlileri orantısız şekilde etkiler.

İyi eğitime erişim, daha yüksek gelir demek.  Ancak kaliteli eğitime erişim, ailenin gelir düzeyine bağlı olduğundan, yoksulluk döngüsü kırılamaz.

 

Ekonomi toplumsal sorunları tetikler

 

Gelir dağılımı eşitsizlik toplumsal sorunları da artırır.

Yoksul ailelerin çocukları sınıf atlayamaz, zengin ailelerin çocukları ise ayrıcalıklarını korur.

Eşitsizliğin yüksek olduğu toplumlarda suç oranları, toplumsal kutuplaşma ve siyasi istikrarsızlık daha yaygındır.

Geniş kitlelerin alım gücünün düşük olması, iç talebi sınırlar ve büyümeyi engeller.

Yoksulluk; yetersiz beslenme, kötü barınma koşulları ve sağlık hizmetlerine sınırlı erişim nedeniyle sağlık sorunlarına yol açar.

Peki çözüm ?

Yüksek gelirlilerden daha yüksek oranda vergi alınması, servet vergisinin etkin uygulanması

Temel ihtiyaçların sağlık, eğitim, barınma herkes için erişilebilir olması.

Özelleştirmeler yerine kamusal hizmetlerin niteliğinin artırılması.

Herkesin nitelikli eğitime erişiminin sağlanması, bölgesel eşitsizliklerin giderilmesini sayabiliriz.

TÜİK verilerine göre en mutlu iler sıralamasında ikinci sırada yer alan Afyonkarahisar’da sıradan bir ev kirası 15 / 25 bin TL arasında değişiyor..

4 kişilik bir ailenin sadece mutfak masrafı bu mutlu kentte 30 bin lira.

Bir bardak çay 25-30 lira.

Ekonomik girdap yaşayan üreticiyi bu seferde don vurmuş.

Esnaf sıkıntılı,emekli emekçi borçlu,Gençler iş derdinde.Yüzler asık gelecek kaygılı.

İnanın çok merak ediyorum. Egenin parlayan yıldızı Afyonkarahisar’da yaşayanlar gerçekten mutlu mu ?

Değilseniz

Bir önerim var.

Hafta sonu kentte üç ayrı konser var. Halka açık hem de ücretsiz.

Gidin eğlenenin şarkılar türküler söyleyin. Parlayan yıldız Afyonlu olarak.

Mutlu kentte yaşamanın farkına varın.

Mutlu ve aydınlık yarınlara…

İsmail AKAR