Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ), Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Uluslararası Helal Turizm Derneği (IHATO), Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Helal Akreditasyon Kurumu, İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) iş birliği ile düzenlenen 3. Uluslararası Helal (Müslüman Dostu) Turizm Kongresi başladı.

Gözden kaçırmayın

DEMOKRASİ HERKESE LAZIMDEMOKRASİ HERKESE LAZIM

Royal Teos Thermal Resort Clinic & SPA otelde başlayan kongreye; AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) Başkanı Zafer Soylu, İslam Ülkeleri Standart ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) Genel Sekreteri İhsan Övüt, MÜSİAD Turizm Sektör Kurulu Başkanı Murat Kundak, Uluslararası Helal Turizm Derneği Başkanı Yusuf Gerçeker, AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elbeyi Pelit, Mali İşler ve Kaliteden Sorumlu Rektör Danışmanı. Prof. Dr. İsa Sağbaş, AKÜ Uluslararası İlişkiler Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Volkan Yüncü, Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Hüseyin Pamukçu, Azerbeycan Turizm ve İşletmecilik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aras Aslanlı, Haridev Joshi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sudhi Rajiv, Hindistan Kota Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Neelima Singh, Endonezya Nasional Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ernawati Sinaga, Özbekistan Taşkent State Transport Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bakhodir Turaev, Malta Amerika Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Michel Najjar’ı temsilen Doç. Dr. Vianna Hassan, Sri Lanka Colombo Üniversitesi Sürdürülebilir Turizm Birliği Başkanı Prof. Dr. Suranga Silva, Endonezya Trisakti Turizm Enstitüsünü temsilen Avustralya James Cook Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hera Oktadina ile birlikte akademisyenler ve sektör temsilcileri katıldı.

Kongrenin ana teması akademi-sektör buluşması

Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı ve AKÜ Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüseyin Pamukçu, kongrenin ana temasının akademi-sektör buluşması olduğunu belirterek “Temel amacımız sektörü doğru yönlendirmek ve Müslüman dostu turizm alanındaki akademik araştırmaları değerlendirmektir. Kongremiz aynı zamanda katılımcıların yeni deneyimler edinmesine, yeni bilgiler öğrenmesine ve yeni beceriler keşfetmesine yardımcı olmayı amaçlamaktadır” dedi. Pamukçu, kongrenin turizm işletmeleri, finans kuruluşları ve belgelendirme kuruluşları ile turizm pazarlarındaki derin bilgi ve öngörülerin paylaşılmasının yanı sıra seyahat pazarlarına ilişkin yeni ürünlerin geliştirilmesi, bilgi alışverişi ve hizmetlerin iyileştirilmesine katkı sağlayacağını umduklarını kaydetti. Pamukçu, “Bu bağlamda, 36 farklı ülkeden ve 55 üniversiteden 125 bilim insanı ve 30 sektör profesyonelimize teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Turizm dinamik ve sürekli gelişen bir sektör

Pamukçu, dinamik ve sürekli gelişen bir sektör olan turizmin çok çeşitli bir ekosistem içerisinde farklı sektörler ve paydaşlar arasında önemli bir bağlantı görevi gördüğünü belirterek “Bunlar arasında kamu kurumları, yerel yönetimler, meslek örgütleri, özel sektör kuruluşları ve akademik çevreler yer almaktadır. Bu özel anda tüm bu tarafların ortak ev sahibi olmanın bir ayrıcalık olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu. Pamukçu, turist tercihlerinin sosyoekonomik, teknolojik ve psikolojik faktörlerden etkilenerek gelişmeye devam ederken, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde yeni eğilimlerin de ortaya çıktığını ifade ederek “Son yılların en yaygın seyahat trendlerinden birinin ise Müslüman dostu turizm olduğu görülmektedir” dedi. Pamukçu şunları söyledi:

“Müslüman gezginlerin karşılaştığı zorlukların etkisiyle Müslüman dostu turizmin popülaritesindeki artış, turizmin cazibesinin bir kanıtıdır. İslami ilkelere bağlı kalan Müslüman dostu turizm vazgeçilmez hale gelmiştir. Başlangıçta dindar hac ziyaretlerine dayanan bu turizm, dünya çapında yeni yatırımların ve hizmet sektörlerinin doğmasına yol açmıştır. Müslüman dostu turizmin, Müslüman hizmet ilkelerini korumaktan Müslüman ziyaretçi akışını genişletmeye, tesis sunumlarını genişletmeye, turizm seçeneklerini çeşitlendirmeye, ülke tanıtımlarını güçlendirmeye, yatırım olanakları yaratmaya ve istihdam artışını teşvik etmeye kadar pek çok avantajı vardır.”

Pamukçu, bu etkinliğin yakın gelecekte sektör ve bilim dünyasını daha güçlü bir biçimde bir araya getirecek olan “Uluslararası Müslüman-dostu Turizm Zirvesi” için kritik bir adım olduğunu açıkladı ve sonraki hedeflerinin dünyanın ilk “Uluslararası Müslüman-dostu Turizm Zirvesi”ni Türkiye öncülüğünde düzenlemek olduğunu da sözlerine ekledi.

Turizme katılma vazgeçilmez bir aktivite haline geldi

AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş ise turizme katılmanın insanların yaşantısı içerisinde neredeyse vazgeçilmez bir aktivite haline geldiğini belirtti. Karakaş, “Özellikle kent hayatının karmaşası, stres, yorgunluk, doğal güzelliklerden uzakta kalmak gibi birçok faktör, dünyanın her bir köşesinde insanları senede birkaç gün de olsa tatil yapmaya, turizme katılmaya teşvik etmektedir. Bu açıdan ülkemiz sahip olduğu, tarihi, doğal ve kültürel çekiciliklerle dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından biri konumuna gelmiştir. Bugün Akdeniz ve Ege kıyılarından Van Gölü’ne, Pamukkale travertenlerinden Kapadokya peri bacalarına, Doğu Karadeniz yaylarından Afyonkarahisarımızın termal tesislerine kadar ülkemizin dört bir yanı turizm sektöründen daha fazla pay almak için devletimizin öncülüğü ve destekleri ile gayretlerini sürdürmektedir” dedi. Karakaş, Müslüman seyahat pazarının birçok ülkenin pay almak için ciddi yatırımlar yaptığı stratejik bir turizm pazarı haline geldiğine işaret eden Karakaş, “Öyle ki, dünya genelinde Müslüman nüfusun artışına ilişkin istatistikler, Müslümanların turizme yönelik ilgisindeki büyük artış trendi, küresel turizmdeki tüm otorite destinasyonların ilgisini cezbetmektedir” diye konuştu.

24 ülke ve 55 üniversiteden 124 yazar ve 72 bilimsel çalışma

Karakaş, kongreye 24 ülke ve 55 üniversiteden 124 yazar ve 72 bilimsel çalışma ile katıldığını belirtti. Karakaş sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ayrıca yine kongremizde klasik bilimsel kongrelerden biraz daha uzaklaşıp turizm sektörüne yakınlaşarak sektör panelleri de organize ettik. Bu panellerimize de turizm sektörü profesyonellerinden 150’ye yakın paydaşımız, sektöre ilişkin bilgi ve tecrübelerini bilim dünyası ile paylaşmak için 16 farklı ülkeden kongremize katılıyor. Böylece 40 farklı ülkeden yaklaşık 300 katılımcımıza destekleri için ayrı ayrı huzurlarınızda şükranlarımı sunuyorum. Bununla birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Ticaret Bakanlığı Helal Akreditasyon Kurumumuz, İslam İşbirliği Teşkilatı Standartlar ve Metroloji Enstitümüz, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığımız, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğimiz, Uluslararası Helal Turizm Derneğimiz başta olmak üzere birçok paydaşımız kongremize aktif desteklerini sundular. Tüm kurum ve kuruluşlarımıza bu uluslararası bilimsel kongremize desteklerinden dolayı ayrı ayrı üniversitemiz adına şükranlarımı sunuyorum. Yine özellikle sponsorluk destekleri için Türk Hava Yolları, Anadolu Ajansı, Türk Medya, Keyif Turizm Organizasyon ve Royal Teos Otel’e teşekkür ediyorum. Son olarak kongremize bilimsel çalışmaları ile katılım gösteren tüm katılımcılarımıza, kongre organizasyon kurulumuza ve sürece katkı sağlayan tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Kongremizin bilim dünyası ve turizm sektörü için hayırlara vesile olmasını diliyorum.”

6 kıta 40 ayrı ülke 300 katılımcı

Uluslararası Helal Turizm Derneği Başkanı Yusuf Gerçeker ise konuşmasında Helal Turizm Kongresinin tarihçesini anlattı. 2017 yılında 13 farklı ülkeden 123 katılımcı ile Antalya’da Helal Turizm Kongresinin ilkini gerçekleştirdiklerini ifade eden Gerçeker, “İkincisini ise 2019 yılında yine Antalya’da 20 farklı ülkeden 200’e yakın katılımcı ile düzenlemiştik. Şu an yine üçüncüsünü düzenlediğimiz Helal Turizm Kongremizi 6 kıta 40 ayrı ülke ve 300’e yakın katılımcı ile düzenliyoruz. Burada, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş Hocamıza ve değerli hocalarımıza bizim derneğimizle iş yaptıkları için teşekkür ediyorum. Dördüncü Uluslararası Kongremizi düzenlemek için de Derneğimize yapılan başvuruları değerlendirmeye aldık. Gerek yurt içi gerekse yurt dışından başvurular var. Onları da değerlendireceğiz” ifadelerini kullandı.

“Cesur insanların hareketini bugün ayakta alkışlıyorum”

MÜSİAD Turizm Sektör Kurulu Başkanı Murat Kundak yaptığı açıklamada MÜSİAD olarak Türkiye’de ve dünyada 182 noktada 14 binin üzerinde iş insanı 60 binin üzerinde işletmesiyle 2 milyonun üzerinde sağladığı istihdam gücüyle dünyanın en büyük iş insanları kuruluşlarından bir tanesi olduğunu belirtti. Kundak, “Bunun içerisinde var olan 16 sektör kolundan biri de turizm koludur. Bundan takriben 8-10 sene evvel Antalya şubemizden gelen ufak bir kıvılcım bugün burada 40 ülkenin temsilcisiyle organizasyon yapar hale geldi. O gün başlayan o cesur insanların hareketini bugün ayakta alkışlıyorum. Bu büyük bir başarıydı. Alternatif turizmden tesettür oteline, muhafazakâr tatilden şu anda olan Müslüman dostu turizme ama asıl adıyla helal turizmin başlangıcı ve bugün geldiği nokta da o insanların çok büyük emekleri oldu. Bunun gelişmesi için akademisyenlerin, özel sektörün ve turistlerin katkısı önemlidir” diye konuştu.

Helal turizm 2 milyardan fazla insana hitap ediyor

İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) Genel Sekreteri İhsan Övüt, Dünya çapında çok çeşitli kültürleri ve gelenekleri temsil eden 2 milyardan fazla Müslümanın helal sertifikalı ürün ve hizmetlere olan taleplerinin artmaya devam ettiğini belirtti. Övüt, “Yiyecek ve içecekten ilaç, kozmetik sanayisine kadar pek çok alanı kapsayan helal sektörü büyüme, inovasyon ve sosyo-ekonomik kalkınma için önemli fırsatlar sunmakta” dedi. Helal turizmin birleşik standartlar yoluyla ele alınması gereken en önemli sektörlerden biri olduğunu ifade eden Övüt, “Son 50 yılda, artan gelirler ve gelişen ulaşım altyapısı sayesinde seyahat ve keşif popülaritesinde kayda değer bir artış yaşanmıştır. Ancak helal endüstrisinin diğer alanlarında olduğu gibi turizm sektöründe de çeşitli uygulamaları görülmüş ve bu da kafa karıştırıcı bir manzara ortaya çıkarmıştır. Bu zorluğun farkına varılmasıyla birlikte, helal turizm hizmetleri için dünya genelindeki Müslümanların yararına olacak birleşik bir uluslararası standarda yönelik acil bir ihtiyaç ortaya çıkmıştır” diye konuştu.

“Türkiye’nin helal turizm altyapısını geliştirmeye yönelik çabaları artmıştır”

HAK Başkanı Zafer Soylu ise Dünya genelinde iki milyara ulaşan Müslüman nüfusun talepleri çerçevesinde gıdadan kozmetiğe, tekstilden turizme geniş bir sektörel yelpazede pek çok ürün ve hizmetin helal belgeli olarak tüketicilerin beğenisine sunulduğunu dile getirdi. Seyahat eden Müslümanların dini inançlarına uygun olarak seyahat etmelerini sağlayan helal turizm kavramının giderek önem kazandığını dile getiren Soylu, “Ülkemiz İslami, tarihi ve dini mekânlara ev sahipliği yapan, doğal güzellikleri ve kültürel zenginlikleriyle önemli bir destinasyon olarak başı çekmektedir. Bununla birlikte, son yıllarda Türkiye’nin helal turizm altyapısını geliştirmeye yönelik çabaları artmıştır” şeklinde konuştu.

HAK tarafından akredite zorunluluğu getirildi

Türkiye’de helal belgelendirme faaliyeti gönüllülük esasına dayandığını kaydeden Soylu, “Ancak bununla birlikte 4 Haziran 2023 tarihinde 7060 sayılı Helal Akreditasyon Kurumu ile ilgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanunda yürürlüğe giren değişiklik uyarınca iç piyasaya arz edilecek tüm ürün ve hizmetlere yönelik helal belgesi düzenleyen kuruluşlara HAK tarafından akredite olma zorunluluğu getirilmiştir. Böylece akredite helal belgesine sahip olmayan hizmet sağlayıcıların ‘helal turizm’, ‘Müslüman dostu turizm’ ‘helal otel’ gibi ifadelerle faaliyet göstererek tüketiciyi yanlış yönlendirilmemesi kanunen güvence altına alınmıştır” diye konuştu.

“Helal Akreditasyon Kuruluşları İslam Forumu adlı uluslararası bir yapı tesis edildi”

 Helal belgelerinin ülkeler arasında karşılıklı tanınmasına imkân sağlayacak bir yapının kurulmasına yönelik atılan adımların ve gösterilen çabalar ilk meyvesini verdiğini söyleyen Soylu, “Helal belgelendirme konusundaki çok parçalı yapının ortadan kaldırılması ve İslam ülkeler arasında birliğin sağlanması, harmonize standartlar temelinde oluşturulmuş akreditasyon mekanizmasına dayalı ortak bir helal kalite altyapısının kurulması ile mümkün kılınacağından hareketle, helal akreditasyon kuruluşları için bir çatı kuruluş olarak işlev görecek ve İslam İşbirliği Teşkilatı’na bağlı, ‘Helal Akreditasyon Kuruluşları İslam Forumu (IFHAB)’ adlı uluslararası bir yapı tesis edilmiştir ve ilk Genel Kurulunu 1 Kasım 2023 tarihinde gerçekleştirerek faaliyetlerine başlamıştır” dedi.

Açılış programının ardından AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Azerbeycan Turizm ve İşletmecilik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aras Aslanlı, Haridev Joshi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sudhi Rajiv, Hindistan Kota Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Neelima Singh, Endonezya Nasional Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ernawati Sinaga, Malta Amerika Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Michel Najjar’ı temsilen Doç. Dr. Vianna Hassan, Sri Lanka Colombo Üniversitesi Sürdürülebilir Turizm Birliği Başkanı Prof. Dr. Suranga Silva, Endonezya Trisakti Turizm Enstitüsünü temsilen Avustralya James Cook Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hera Oktadina arasında iş birliği protokolü imzalandı.

10-12 Mayıs 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek 3. Uluslararası Helal (Müslüman Dostu) Turizm Kongresinin açılış programı aile fotoğrafının ardından sona erdi.

İlk gün 4 oturum gerçekleştirildi

3. Uluslararası Helal (Müslüman dostu) Turizm Kongresinin ilk günü AKÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elbeyi Pelit’in moderatörlüğünde “Müslüman Dostu Turizmi Yönlendirmek”, İstanbul Kent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Eren Balıkel moderatörlüğünde “Müslüman Dostu Turizmde Yeni Fikirler”, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Volkan Altıntaş’ın moderatörlüğünde “Müslüman Dostu Turizmin Geliştirilmesinde İnovafif Yollar” ve Haridev Joshi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sudhi Rajiv moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Müslüman dostu turizmin geleceğini̇ şekillendiren öncü perspekti̇fler” başlıklı oturumları ile sona erdi.