Gün FM’de yayınlanan Basın Odası programında Teğmenlerin görevden uzaklaştırılması, Halk TV deki gazetecilerin gözaltına alınması ve akabinde Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’ın tutuklanması, CHP’de Mansur Yavaş mı Ekrem İmamoğlu mu-Cumhurbaşkanı adayı kim olacak anketi ve son olarak ADD Afyonkarahisar Şubesi tarafından hafta içinde yapılan ödül töreni ele alındı.
Gözden kaçırmayın
Muhasebe Günü“Emekliye yapılan zam ellerine geçmeden eridi”
“2025, 2024’ü aratan bir yıl olacak gibi görünüyor” diyen Gazeteci İsmail Akar, “2024 yılı oldukça sıkıntılı geçti. Ancak 2025’in yalnızca Ocak ayında adeta geçen yılı arar olduk. Ekonomik kriz devam ediyor. Emekliye yapılan zam ellerine geçmeden eridi. İnsanlar ellerine geçen maaşla nasıl geçineceklerini düşünüyorlar. Toplumun genelinde umutsuzluk hakim. Sokak asık suratlı insanlardan geçilmiyor. Halk TV’deki gazetecilerin tutuklanma süreci ve Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyen teğmenlerin ordudan atılması konuları da gündemde öne çıkan iki başlık oldu. Ayrıca Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı görevine üçüncü dönemde de devam etmek istemesi neticesinde CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını açıklamaya zorlanması da gündemde öne çıkan başka bir konu. Bu arada ilimizde yaşanan ADD’nin ödül törenini de ele almak lazım. Bana göre STK’lar birilerinin rol çalma yeri, ödül dağıtan yerler değil. Ödül alacak faaliyetlere imza atacakları yerler olmalıdır. Önümüzdeki günler neler getirecek, bekleyip göreceğiz” dedi.
“Ordumuza ve Mustafa Kemal’e saygı duymak zorundayız”
Ordumuza milletin daima güvendiğini kaydeden Gazeteci Ahmet Tunca, “Ordumuz geçmişi 2 bin yıl önceye dayanan köklü bir ordu. Günümüzde de aynı ilkelerle vatan savunmasına devam ediyor. Teğmenlerin yemin töreninin ardından kendi aralarında kılıç çatıp, Mustafa Kemal’in askerleriyiz demeleri rahatsızlık yarattı. Neticede 5’i ordudan ihraç edildi. Mustafa Kemal Atatürk bu devletin kurucusu. Ülkemizi yoktan var etmiştir. Mustafa Kemal’in askerleriyiz demek neden rahatsızlık yarattı? Ülkemizi dünyada saygın bir hale getiren Mustafa Kemal’e ancak saygı duymak gerekir. Yaşananlar oldukça üzücü. Cumhurbaşkanı yarışında İmamoğlu-Yavaş anketi olacak. Şu an muhalefetin adayını açıklamasını erken buluyorum. Gazetecilerin yaptıkları haberden dolayı tutuklanması doğru değil. Burada kıstas teröre yardım ve yataklık etmedikleri sürece ifade özgürlüğünü kullanmaları olmalıdır. Öte yandan ADD, son yıllarda ne yapmış ki? Benim gördüğüm bildiğim bir şey yok. Sadece ADD Başkanının yer ve zemin kollaması var” diye konuştu.
“Teğmenlerin yemini okullardaki andımız gibi”
Son zamanlarda ülkemizdeki gündemin siyasi ve hukuk açısından belirlendiğine dikkat çeken Gazeteci Polat Yılmaz, teğmenlerin o gün okuduğu andı paylaştıktan sonra şunları söyledi “Hukukun verdiği kararlar iki farklı bakış açısıyla değerlendiriliyor. Teğmenlerin okuduğu metin 2 yıl önce değiştirilmiş bir metin. Yani okullarda okutulan Andımız gibi kaldırılan bir metin. Resmi tören bittikten sonra herkes dilediğini yapar. Üniversitelerde de böyle olmuyor mu? Bazı siyasiler bu konuyu askeri disiplinsizlik diye yorumladı. Bundan siyasilere ne? Yargı kararını verir. Yargı yolu açıktır. CHP Lideri Özel iktidar değiştikten sonra teğmenlerin göreve iade edileceklerini söyledi. Bu olayla ilgili yapılan yorumlar Cumhur İttifakı’nın orduya bakış açısını göstermesi açısından da dikkat çekicidir. Muhalefeletin Cumhurbaşkanı aday anketini sadece İmamoğlu-Yavaş arasında sıkıştırmak yerine bu isimlerin yanına bazı bilim adamı, akademisyen gibi isimlerinde eklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Gazetecilerin tutuklanmasında hukuku önemsiyorum. Gazeteci karşı taraftan bilgi alırken, aldıktan sonra bunun kayda alındığını ve yayınlanma izni istemesi gerekiyordu. Biz de her gün onlarca yetkili ile telefon görüşmesi yapıyoruz. Bunların hepsini yayına vermiyoruz. ADD ödüllerine gelince tasvip etmiyorum. ADD Başkanı hangi hesapların peşinde anlamış da değilim?”