Şimdi bir tartışma daha başladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan dedi ki ‘Belediyelerin SGK ya 96 milyar borcu var

.Bunu acilen tahsil edin’

Bu talimat üzerine Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tüm SGK Müdürlüklerine genelge göndererek bu borçların gerekirse taksitlendirip ödenmesini istedi.

Tabii bu borç sadece belediyelerin borcu değil. Bu belediyelere bağlı iştiraklerinde borcu

.Bu açıklamalar üzerine CHP Genel Başkanı Özgür Özel de CHP li belediyeleri ekonomik anlamda kıskaca alma çalışmalar olduğunu belirterek ’Bu borçlu belediyeler AKP edn CHP ye geçen belediyeler mesela en çok borçlu olan belediye Bursa Belediyesi’ diyerek önceki belediye başkanlarına gönderme yaptı.

Bu sefer Bakan Işıkhan dedi ki ‘Hayır en fazla borçlu Belediye 5.7 milyar Ankara,5.3 milyar     İzmir ve 3.3 milyar lira ile İstanbul’

 

Bir tuşa bas ekrana gelir

Derdimiz siyasi polemikleri paylaşarak analiz yapmak değil.

Burada anlatmaya çalıştığım.

Devletin elinde en küçük belediyeden en büyük belediye ye kadar SGK ya olan borç dökümü var mı var?

Bir tuşa bastığınızda bu borç rakamı çıkıyor mu?

Çıkıyor.

Olmasa siyasiler bu rakamları açıkca halka nasıl duyurur?

Demek ki ellerinde hazır bir liste var.

Bizde Gazeteci dostum Polat Yılmaz ile merak ettik.

Afyon merkez ve ilçe Belediyeleri hatta belde belediyelerinin ne kadar borcu var.

Bu bizim kişisel merakımız değil elbette.

Kamuoyuna bilgi vermek.

İnsanların kendi yaşadığı yörelerdeki belediyenin ne kadar SGK borcu olduğunu vatandaşlara duyurmaktı meramımız.

Polat Yılmaz SGK İl Müdürlüğünü aradı.

Gelen cevap ‘Bakanlıktan talimat var.

Açıklayamayız’

Allah Allah.

5-6 yıl öncesine kadar gazetelerde ilan halinde açıklamalar yetmezdi Vergi Dairelerine SGK Binalarının giriş kapılarına vergi SGK yüzsüzleri olarak teşhir edilen borçlular asılırdı.

Şimdi mevzuat gereği açıklanmıyor.

Ama aynı mevzuata mevzuatı çıkaran Bakan Işıkhan uymuyor.

Yani Bakana serbest.

Basına yasak.

Olur mu ?

Olmaz demeyin.

Burası Türkiye herkes işine geldiği gibi yontuyor meseleyi.

SGK ya borçlu olan sadece belediyeler ver onların yan şirketleri mi ?

Hayır.

Batık batırılmış şirketler ve şahısların borçları ne kadar?

Onların tahsilatı yönünde nasıl bir çalışma yapacaksınız.

Bakın ben size bir öneri de bulunayım.

Vergi borcu ve SGK borcunu ödemeyenleri basından saklamak yerine teşhir edin.

Her 3 ayda bir liste yayınlayın.

Bu borcu olan firma şirket ve şahısların ticari güvensizliğini kamuoyuna duyurun.

 

Eylül ayına dikkat iflaslar gelebilir

Günümüzde korkunç bir enflasyon var.

Üreticinin ürünleri ne yazık ki bu sene de para etmedi.

Patates üreticisi, domates üreticisi, fasulye üreticisi kısacası tarlasında bağında bahçesinde üretim yapmaya çalışan çiftçi kelimenin tam anlamıyla perişan.

Patates 5 lira fasulye 5 lira 6 lira Domates yemeklik 8 lira tarlada.

Fiyatların düşük olmasının yanı sıra rekolte çok düşük.

Hastalık ürünleri azalttı.

Hasat ve tarım ayı bittikten sonra yani Eylül de özellikle tarım sektöründe zincirleme iflaslar gelebilir.

Üretici böyle vatandaşın durumu ne?

Bakın emekliye 2 bin 500 seyyanen zam verildi.

16 milyon emekli var.

Bunun 4 milyona yakını kök maaş üstünden zamdan alacak.Oturup hesapladım 6 ayda 30 yılda ise 60 milyar.

Bizim SGK dan alacak olan paramız ne kadar 96 milyar.

Alacağını alamazsan borcunu da ödemen mümkün değil

Açığı kapatmak adına en kolay iş fiyat artırmak

Senelerdir yazdım. Yazmaya devam ediyorum.

 Enflasyon haksız vergidir.

Hukuksuzdur.

Adil değildir.

Bütün sabit gelirlilerin üzerine çöken bir vergidir.

Bütün dar gelirleri cendere içine sokar.

            İktidarların tercihleri vardır.

           Sermaye ve rantçıların mı yanında.

           Yoksa çalışıp üretip alın teri ile ekmeğini kazanmaya çalışan halkın mı yanında?

                Bu tercih önemlidir ve elzemdir.

                          Mutlu ve aydınlık yarınlara…